YEŞİLÇAM’IN USTA AKTÖRÜ ŞENER ŞEN ‘’FİGÜRAN OLARAK BENİ DE ÇAĞIRIN.’’

Yeşilçam’ın unutulmaz isimlerinden olan Şener Şen, marangozluktan bugünlere nasıl geldiğini anlattı.

Öğretmenlikten oyunculuğa

Adana’da yoksul bir ailenin çocuğu olarak dünyaya gelen Şener Şen, ailesine katkı sağlamak amacıyla baba mesleği olan marangozluğu seçti. Babası, ünlü sinema sanatçısı Ali Şen’in ilk mesleği de marangozluktu. Yırtık pantolonu ve ayakkabısıyla okula gidip gelen aynı zamanda da çalışan Şener Şen’in hayatı öğretmen olana kadar yokluk içinde geçti. Ardından babasının ısrarıyla oyunculuğa yöneldi. Tiyatro’dan elde ettiği kazanç hayata tutunmasına yetmediği için sinemaya girmek zorunda kaldı. Babasının desteğini hiçbir zaman göremeyen Şen, yönetmenlere: ‘’ Figüran olarak beni de çağırın ama bir şartım var. Yevmiyemi o gün alabilir miyim?’’ der. Ve bu şekilde sinemaya adım atmış oldu büyük usta. Çeşitli filmlerde figüran ve küçük rollerde oyuncu olarak yer aldı. Yeteneğini ünlü yönetmen Ertem Eğilmez keşfetti. Usta yönetmen, Hababam Sınıfı’nın senaryo ekibiyle birlikte senaryoyu yazarken, Türkiye’nin ‘’Mahmut Hoca’’sı Münir Özkul’a şöyle der: ‘’ Münir abi, Badi Ekrem rolü için aklında biri yoksa Şener’i yazalım. Denemelerde fena değildi.’’ Bu fikre sıcak bakan Münir Özkul, başını hafif sallayarak onaylar. Ve bu sayede Badi Ekrem tiplemesiyle geniş kitlelerce tanınan Şen, başrol oynamadığı için ve o dönemin şartlarından dolayı küçük meblalara çalışır. Komedi filmlerinin vazgeçilmezi olmakla birlikte ‘Eşkiya’, ‘İkinci Bahar’, ‘Arabesk’ ve ‘Gönül Yarası’ gibi projelerde farklı karakterlere bürünmüştür. İçinde halen tiyatroya ilişkin bir kıpırdama olduğunu belirten Şen, bir röportajında, amatör olarak sürdürdüğünü de sözlerine ekler.

Usta aktörün aklına kazınan rolü

Oynadığı filmlerde rol seçimini kendisi yapardı. Oynadığı bütün rolleri evlatları gibi görür, ama ’Namuslu’, ’Eşkıya’ ve ‘Gönül Yarası’nda oynadığı rollerin gerçek evlatları olduğunu söyler.

Gerçek Şener Şen kim?

Filmlerde birçok karakteri canlandıran Şen, oynadığı her tipten bir parça taşıdığını ifade ediyor. Kendini iyi hissettiği ortamlarda rahat tavırlar sergileyen usta oyuncu, gerçek hayatında ise kapalı ve içe dönük bir kişiliği olduğunu belirtti. ‘’Yabancı filmleri yakından takip ediyorum’’

Yabancı filmleri de vakit buldukça yakından takip eden Şen, en beğendiği yabancı aktörler sorulduğunda Tom Hanks ve Peter Sellers’ı çok beğendiğini belirtiyor. Yönetmen olarak ise Francis Ford Coppala’yı beğendiğini sözlerine ekledi. Yabancı filmlerle türk filmleri drama yönünden kıyaslandığında senaryo derinliği ve kalitesi açısından Türkiye’nin geride kaldığından yakındı.

Kemal Sunal hakkındaki görüşleri

Usta aktör, komedi denilince akla gelen ilk isimlerden biri olan Kemal Sunal’la ilgili duygularını ve ifadelerini bir röportajında şöyle ifade eder: ‘’Kemal çok iyi bir dost aynı zamanda çok iyi bir yoldaştı. Ailecek de görüşüyorduk. O kadar seviliyordu ki yolda rahat yürüyemezdi. Tanımadıklarına soğuk davranırdı, yanına yaklaşmak zordu. Gerçek hayatında oynadığı rollerin tam tersi bir kişiliğe sahipti. Set aralarında kimseyle konuşmaz, elinde bir kitap saatlerce onu okurdu. Bir müddet sonra şaban tiplemesinden sıkıldı tabii. Bundan sıyrılmaya çalıştı ama o kadar iyi oynuyordu ki bunu başaramadı maalesef. Beraber çok güzel işler yaptık. Onu çok özlüyorum’’.